Home Artists Posts Import Register

Content

30 Nisan 2009

Kürtçe jiyin yaşamak, bi- dilek kipi öneki, bijîde “yaşasın” oluyormuş. Bijî serok dedikleri “yaşasın Başbuğ” – sözde sosyolog olanı değil tabii, öbürü. Jiyan yaşam, bazen kişi adı olarak görülüyor.

Biz bu fiili başka yerden de tanıyoruz aslında, tahmin bile etmezsiniz. Adım adım gidelim, bakın.

Sanskrit adı verilen eski Hintçe yazı dilinde jîvati yaşamak, jîvá canlı, jîvaka “canlı gümüş” adı verilen sıvı metalin adı, bildiğimiz civa. Jîvatha da can yahut nefes veya ruh.

Neredeyse Sanskrit kadar eski ve onunla akraba olan bir başka dil Avesta, tahminen MÖ bin yıllarında Doğu İran taraflarında konuşulmuş, Zerdüşt dininin en eski kutsal metinleri bu dilde telif edilmiş. Avesta dilinde jyâiti yaşamak, geniş zaman hali jvaiti (“yaşar”), jva canlı. Avesta’dan ayrı bir dil olan eski Pers dilinde ise uzun i ile jîva canlı.

Eski Farsçadaki /j/ sesi Orta ve Modern Farsçada bazı koşullarda /j/ veya /c/ olur, bazı koşullarda /z/ halini alır. Bunun kuralını söyle deseniz şimdi ezbere söyleyemem ama düzinelerle örneği olduğunu biliyorum. Sonuçta Farsça cân yaşam demek, Eski Farsça *jwân veya *jyânbiçiminin devamı. Buna karşılık yaşamak eylemi zîstan, bunun geçmiş zaman hali zind, bundan türeyen sıfat da zinde yani “canlı”. Termometreye konan nesnenin Farsçası jîva veya cîva yazılıyor. Eski Farsça jîvak sözcüğünün normal ses evrimi uyarınca *zîbaveya *zîbak olması gerekirdi. Modern Farsçada bu kelimeler yok, neden olmamış bilmem, ama civanın Arapçası aynen zîbak, Farsçadan alınma bir kelime diye yazıyor eski sözlüklerde.

Kürtçeyle akraba bir dil olan Zazacada yaşam jewiyaene imiş, yanlış yazdıysam düzeltin.[1]Daha uzaktan akraba dillere girersek daha neler var, bilseniz. Mesela biyolojiden ve biyografiden bildiğiniz Yunanca bíos (yaşam), Viva Zapata’dan tanıdığınız Latince vîvere (yaşamak), vîvus (canlı), vîta(yaşam), quicksilver (civa) ile hemen bağlantısını kuracağınız İngilizce quick (esas anlamı: canlı) hep aynı Hintavrupa kökünden türemiş kelimeler, normal ses evrimine uğrayıp böyle olmuşlar. Ayrıntısına gireriz peki, ama başka zaman.



[1]Miraz dergisi editörü İsmail Söylemez mail yazıp bilgi vermiş:

Zazacanın kuzey ağızlarında yaşamak cuyaene, güney ağızlarında ise cuyayiş. Ayrıca cuy “yaşam”, bıcuy “yaşa”, bıcuyu “yaşasın”, cuendı“diri, canlı”, cuon “genç”, cona “tay”.

Comments

No comments found for this post.