Home Artists Posts Import Register

Content

25 Ocak 2009

Ceviz ağacının anavatanı olarak tüm kaynaklarda “Armenia” gösteriliyor, sözde diyelim başımız ağrımasın. Nitekim Van Gölü civarı, Aras havzası, Bitlis vb. dolayını tanırsanız cevizin o yörede ne kadar yaygın olduğunu bilirsiniz. Sanırım en geç MÖ 3000’lerden itibaren Yakındoğu ve Akdeniz havzasına yayıldığına dair belirti var.

Eldeki en eski linguistik veriler İbranice egôz, Aramice ince g ile gawz ve Ermenice nguyz. Her üçünün de bilinmeyen bir eski dilden kalıntı olması kuvvetle muhtemel. Çünkü bu yörede İbranice/Aramice ancak MÖ 2. binyıla, Ermenice ise MÖ 1. binyıl başına kadar geri gider, oysa nesnenin kendi daha eski. Kültür bitkilerinin adları en eski çağlardan beri en yoğun kültürlerarası alışverişe konu olmuş kelimeler arasındadır.

Farsça gôz, Arapca cawzbiçimlerinin, kurallı ses değişimlerine uygun olarak Aramice gawz’dan aktarıldığını varsayabiliriz. /aw/ çiftseslisinin /ô/ya dönüşmesi Farsçada tipik. Yabancı dilden alınan ince /g/ sesi de Arapçada daima /c/ olmuş, geographia>cuğrafiyyagibi. Türkçe koz çok eski bir devirde Yakındoğu kültür çevresinden OrtaasyaAsya’ya ithal edilmiş olmalı. Cevz nispeten daha yeni bir dönemde Arapçadan alınmış. İkisi aynı kelime, iki ayrı kültür süzgecinden geçip evrilmiş.

Comments

No comments found for this post.