Home Artists Posts Import Register

Content

12 Ocak 2009

“Eflatun’u anlattın ya eflatun rengi ne?” diye mail atmış beş on yüz bin okurum. Bilmiyorum, ancak tahmin yürütebilirim. Bir kere, rengin adı eflatun değil eflatunî, yani platonik. î’nin düşmesi son yılların eseri. İki, Arapça ve Farsça sözlüklerde renk adı olarak geçmiyor. 19. yüzyıl öncesi Osmanlıca sözlüklerde de renk anlamı yok. En erken Ahmet Vefik Paşa’nın 1876 tarihli Lehce-i Osmani’sinde yer almış. Üç, Eflatun, Devlet adlı eserinin bir yerinde kızılımtrak mor yahut erguvan rengi (phoiniks) en soylu renktir diye belirtmiş, ideal devleti yönetecek filozofların bu renk giyinmesini önermiş.

O tarihte Türkiye’de Platon okutulur muydu? Mesela 1868’de kurulan Galatasaray mektebinde? 1800’lerin en başında faaliyet gösteren Arnavutköy Rum akademisinde  Platon okutulmuş diye biliyorum, acaba İstanbul Rumcasından bir iktibas olabilir mi? Acaba spesifik bir yazarın edebi kullanımıydı da sonradan mı yaygınlaştı?

Buyrun, doktora tezi konusu.

Peki phoiniks rengi neden soyluymuş? Çünkü bu renk o devirde ancak Lübnan sahilinde çıkan bir tür deniz kabuklusundan elde edilirmiş, işin sırrını Fenikeliler bilirmiş, müthiş pahalıymış, o kadar yoğun ticareti yapılmış ki hayvanın soyu tükenmiş.[1] Bizim Finike’nin adı da galiba oradan geliyor. Phoiníkia = phoiniks salyangozu çıkan yer, ya da belki Fenikelilerin olduğu yer. Ama kuvvetli olasılıkla ilki.


[1]Uğur Yağanoğlu teoriyi pratikle desteklemiş:

“Sadece Lübnan sahilinde çıkan” bu kabukluyu ben de çok merak ediyordum, ta ki geçen ekim ayında Karaburun’da balık tutarken “madya” denilen bir kabukluyu çipuraya yem yapmak için taşla kırana kadar. Ayasofya mozaiklerinde gördüğüm imparator harmanilerinin rengi taşı boyamıştı.

Comments

No comments found for this post.