Kelimebaz 28 - Tereyağı (Patreon)
Content
27 Kasım 2008
Farsça tere “1) taze, yaş; 2) maydanoz, tereotu, ıspanak, roka, kereviz yaprağı gibi çiğ yenen her türlü sebze”. Türkçede en geç14. yüzyıldan itibaren aynı anlamda kullanılmış. Esasen İngilizce herb / Fransızca herbe ile aynı anlamda. Su teresi, Hint teresi, tere-i bustani, tere circir gibi, farklı devirlerde farklı türleri ön plana çıkmış. Günümüzde de tere başka, tereotu başka ot.
Tereyağı’na “taze yağ” anlamında en erken 17. yüzyılda rastlanıyor; 19. yüzyıl sonuna dek az kullanılan, sözlüklerde pek yer verilmeyen bir Türkçe kelime. Sadeyağın zıddı: sadeyağ “ısıtılarak ayrıştırılmış sıvı süt yağı”, İngilizcesi ghee, tereyağı ise ayrıştırılmamış ve dolayısıyla birkaç günden fazla korunamayan yağ anlamında. İran ve Hindistan’da halen tereyağı pek bilinmez, daha çok sadeyağ kullanılır. Bizde de buzdolabının icadına kadar öyleydi.
Sadeyağla yapılan baklavanın tadına doyum olmaz, ayrıca mideyi de ekşitmez.