Home Artists Posts Import Register

Content

23 Kasım 2009

Eski Yunanca élektron kehribar. Bilirsiniz değil mi? Şeffaf bal rengi fosil bir madde, yüne sürtünce hafif maddeleri mıknatıs gibi çekme özelliği kazanır, karanlıkta yapınca çatır çatır kıvılcımlandığı görülür. Eski zaman insanlarının hayal gücünü bu olay feci surette gıdıklamış. O zaman daha plastikler de yok, sürtününce mıknatıslanan başka madde bilmiyorlar.

Pardon, biliyorlar: Antik çağda bir de Antalya Kumluca’da Gagae denilen yerde çıkan bir tür kömür kristalini bilirlermiş bu özelliğe sahip olan. William Gilbert İngiliz Rönesansının büyük dahilerindendir. 1600’de Latince yazdığı De Magnete (“Mıknatısa Dair”) adlı kitabında kehribar gibi mıknatıslanan daha yirmi civarında madde saymış. Bu hadiseye de vis electrica, yani “kehribarî güç” adını vermiş. İngilizce electric sözcüğünün ilk kullanan bundan 46 sene sonra Sir Thomas Browne’muş, ki o da bir tuhaf deli dahidir. Fransızlar biraz gecikmiş: Journal de Savants dergisinin 23 Mayıs 1678 sayısında ilk kez électrique geçmiş, İngilizceden çeviri.

Türkiye’de ilk ne zaman duyuldu bilmiyorum. Mesela 1801 tarihinde Ratıb Efendi terekesinden Mühendishane-i Hümayun kütüphanesine satın alınan Frenkçe kitaplar arasında “elektriğe da’ir” bir eser göze çarpıyor, daha erkenine rastlamadım. Namık Kemal ısrarla seyyale-i berkiye demiş: “yıldırımsal akıntı” yani. “Buhar sayesindedir ki insan sehhar gibi denizde yürüyor, karada uçuyor. Seyyale-i berkiyye kuvvetiyledir ki âdem sahib-i keramet gibi hem tayy-ı zaman hem kasr-ı mekân ediyor.” Bu 1872.

1892 tarihli Tıngır ve Sinapyan’ın Istılahat Lugatında verdikleri karşılık kehrübâiye, şık bir deneme doğrusu. Ama elektrîk الكتريق demeyi de ihmal etmemişler. Zaten 1900 dolaylarından itibaren “tutan” sözcük bu. Dil Devrimi yıllarında bir ara yaltırık’ı önerdiler, ama bu da sözlüklere giremeden unutulup gitti. Oysa fena mı olurdu? Yıldırımlar yaratan/ Kahraman Türk ırkıdır/ Yalçınlardaki ışık/ Yurdun yaltırıkıdır.

Kehrübâ Farsça “samankapan” demek. Türkçede sonda türeyen /r/ nereden çıkmış bilmiyorum.

Comments

No comments found for this post.